HÜRRİYET

29 Temmuz 2012 Pazar

HASTA HAKLARI VE SORUMLULUKLARI

HAK NEDİR?
İnsan, sadece insan olmasından dolayı doğuştan bazı hakları kazanarak dünyaya adımını atmaktadır. Hak kavramı evrensel bir kavramdır. Hak; "hukuk kurallarının kişilere tanıdığı yetki" olarak tanımlanabilir.

İNSAN HAKLARI NEDİR?
İnsan haklarını kısaca; "tüm insanların her açıdan doğuştan eşit ve özgür olması" diye tanımlayabiliriz. Söz konusu bu özgürlük, başkalarının haklarına saygılı olmak ve bu hakları çiğnememe zorunluluğuyla dengelenmiştir. Hasta haklarıda temel insan haklarından birisidir.

HASTA HAKLARI NEDİR?
Tıbbi yardım talep eden ve bu amaçla bir sağlık kuruluşuna başvuran bir insanın o sağlık kuruluşunda kendisine verilen bütün hizmet süreci içerisinde haklarının korunması adına yapılan uygulamaların tamamıdır.

HASTA SORUMLULUĞU NEDİR?
Son dönemde hasta haklarının yanında bir de "hasta sorumluluğu" kavramı ortaya çıkmıştır. Bir yerde hak varsa hemen yanı başında sorumluluklar da vardır. Hasta sorumluluğu; hastanın bir sağlık kuruluşuna başvurmadan ve başvurduktan sonraki süreçte yerine getirmesi gereken ödev ve yükümlülüklerdir.

HAKLARIMIZ

HİZMETTEN GENEL OLARAK FAYDALANMA:
Adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sağlık hizmetlerinden faydalanma, ırk, dil, din ve mezhep, cinsiyet, felsefi inanç, ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınmadan hizmet alma hakları vardır.

BİLGİLENDİRME VE BİLGİ İSTEME:
Her türlü sağlık hizmetinin ve imkanının neler olduğunu öğrenmeye ve sağlık durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü veya yazılı isteme hakkı vardır.

SAĞLIK KURULUŞUNU VE PERSONELİ SEÇME VE DEĞİŞTİRME HAKKI:
Sağlık kuruluşunu seçmeye, değiştirmeye ve seçtiği sağlık tesisinde verilen sağlık hizmetlerinden faydalanmaya, sağlık hizmeti verecek vermekte olan tabiplerin ve diğer sağlık çalışanlarının kimliklerini, görev ve unvanlarını öğrenmeye seçme ve değiştirmeye hakkı vardır.

MAHREMİYET:
Gizliliğe uygun bir ortamda her türlü sağlık hizmeti almaya hakları vardır.

REDDETME; DURDURMA VE RIZA:
Tedaviyi reddetmeye, durdurulmasını istemeye, tıbbi müdahalelerde rızasının alınmasına ve rıza çerçevesinde hizmetten faydalanmaya hakkı vardır.

GÜVENLİK:
Sağlık hizmetlerin güvenli bir ortamda almaya hakkı vardır.

DİNİ VECİBELERİNİ YERİNE GETİREBİLME:
Sağlık tesisinin imkanları ölçüsünde ve idarece alınan tedbirler çerçevesinde, dini vecibelerini yerine getirmeye hakkı vardır.

İNSANİ DEĞERLERE SAYGI GÖSTERİLMESİ, SAYGINLIK GÖRME VE RAHATLIK:
Saygı, itina ve ihtimam gösterilerek, güler yüzlü, nazik, şefkatli,bir ortamda, her türlü hijyenik şartlar sağlanmış gürültülü ve rahatsız edici bütün etkenler giderilmiş bir sağlık hizmeti almaya hakkı vardır.

ZİYARET VE REFAKATÇİ BULUNDURMA:
Sağlık tesislerince belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde ziyaretçi kabul etmeye ve mevzuatın ve sağlık tesisinin imkanları ölçüsünde ve hekimin uygun görmesi halinde refakatçi bulundurmaya hakkı vardır.

MÜRACAAT, ŞİKAYET VE DAVA HAKKI:
Hakların ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü başvuru, şikayet ve dava hakkını kullanmaya hakkı vardır.


SORUMLULUKLARIMIZ

GENEL SORUMLULUKLAR

  • Kişiler kendi sağlığına dikkat etmek için elinden geleni yapmalı ve sağlıklı bir yaşam biçimi için verilen tavsiyelere uymalıdır.
  • Kişi uygunsa kan verebilir yada organ bağışında bulunabilir.
  • Basit durumlarda kişiler kendi bakımların yapmalıdır.
SOSYAL GÜVENLİK DURUMU

  • Hasta, sağlık, sosyal güvenlik ve kişisel bilgilerindeki değişiklikleri zamanında bildirmek zorundadır.
  • Hasta; sağlık karnesinin vizesini zamanında yaptırmak zorundadır.
SAĞLIK ÇALIŞANLARINI BİLGİLENDİRME

  • Hasta, yakınlarını, daha önce geçirdiği hastalıkları, yatarak herhangi bir tedavi görüp görmediğini, eğer varsa halen kullandığı ilaçları ve tüm sağlığıyla ilgili bilgileri tam ve eksiksiz vermelidir.
HASTANE KURALLARINA UYMA

  • Hasta; başvurduğu sağlık kuruluşunun kural ve uygulamalarına uymalıdır.
  • Hasta; Sağlık Bakanlığı ve diğer sosyal güvenlik kurumlarınca belirlenen sevk zincirine uymalıdır.
  • Hastanın; tedavi bakım ve rehabilitasyon süresince sağlık çalışanları ile işbirliği içinde olması beklenir.
  • Hasta; randevulu hizmet veren bir sağlık tesisinden yararlanıyorsa randevunun tarih ve saatine uyması ve değişiklikleri ilgili yere bildirmesi gerekir.
  • Hasta; hastane personelinin diğer hastaların ve ziyaretçilerin haklarına saygı göstermelidir.
  • Hasta; hastane malzemelerine verdiği zararları karşılamak zorundadır.
TEDAVİ İLE İLGİLİ ÖNERİLERE UYMA

  • Hasta; tedavi ve ilaçlarla ilgili tavsiyeleri dikkatle dinlemeli ve anlayamadığı yerleri sormalıdır.
  • Hastanın; tedavisi ile ilgili önerilere uyum sağlayamama durumu söz konusu ise bunu sağlık çalışanına bildirmesi gerekir.
  • Hasta; sağlık, bakım ve taburculuk sonrası bakım planını beklendiği gibi doğru anlayıp anlamadığını belirtmesi gerekir.
  • Hasta; uygulanacak tedaviyi reddetmesi veya önerilere uymamasından dolayı doğacak sonuçlardan kendisi sorumludur.






25 Temmuz 2012 Çarşamba

RENKLER VE ETKİLERİ
SARI VE MOR


http://dilekguven.blogspot.com/p/dekorasyon-adina-hersey.html


SOSYAL JET-LAG

Siz de kendinizi hafta içi çok yorgun hissediyorsanız, özellikle pazartesi sabahları yataktan kalkmaya zorlanıyorsanız bunun sebebi “Pazartesi sendromu” değil, “Sosyal jet-lag” olarak tanımlanıyor. Bu durumun ayrıntılarını Fizyoterapist Ebru Albayrak Sidar anlatıyor.

Kişinin biyolojik saat düzeninin bozulması, uzun uçak yolculuklarından sonra yaşanan halsizlik “Jet Lag” olarak adlandırılan durumla sonuçlanıyor. Benzer şekilde uyku düzeninin bozulması, uykusuz geçen geceleri de “Sosyal jet-lag” olarak adlandırıyoruz.

Yapılan araştırmalar sonucunda uzmanların iddiasına göre hafta sonunda fazla uyuyanların kendilerini yeniden toparlamaları hafta ortasına kadar sürebiliyor. Bunun sonucunda da tüm hafta kötü geçiyor ve sosyal jet-lag yaşanıyor.

Sosyal jet-lag, hafta içi sağladığımız uyku düzeninin, özellikle hafta sonları değişmesi, geç saatlerde yatağa girerek ertesi gün öğlen saatlerine kadar uyunması nedeniyle hepimizin başına gelebiliyor.

Sosyal ve psikolojik tepkilerimiz değişiyor

Düzenin değişmesinin ardından pazartesi günü yeniden işe dönmek üzere erken kalkmamız gerektiğinde sosyal jet-lag oluyoruz ve bu durum sadece vücudumuzun biyolojik durumunu değil, sosyal ve psikolojik tepkilerimizi de değiştiriyor.

Kilo alıyoruz

Örneğin; uykusuz geçen bir gecenin ardından tokluk hissedilmesini sağlayan hormonların düzeni bozuluyor ve çok daha fazla yemek yeme ihtiyacı duyulup kilo alınıyor.

Konsantrasyon sorunuyla karşılaşıyoruz

Yapılan araştırmalar, beyindeki sinir hücrelerinin bir saniye gibi kısa sürelerle kapalı moda geçtiğini, bu kısa süreli durumun uyanık kalmaya çalıştıkça sıklığını artırdığını da gösteriyor. Bu kapalı mod durumu, uykusuz kalan kişilerin konsantrasyon problemleri yaşamasının sebebi olarak görülüyor.

Öfke problemi ve kararsızlık yaşıyoruz

Benzer şekilde öfke problemi ve karar verme mekanizmasındaki değişiklikler de araştırmalar sonucu uykusuzluğun sosyal ve psikolojik etkilerinden. Örneğin, uykusuz kişiler risk almaya daha müsait hale geliyor.

Gereğinden fazla enerji harcıyoruz

Sosyal jet-lag’in bir diğer belirtisi de yorgunluk ve bitkinlik hissi. Bunun sebebi uykusuz geçen bir gecede vücudun 3,2 km yol yürüyen bir kişi kadar enerji harcıyor oluşu. Sosyal jet-lag yaşayıp da bu sorunlarla karşılaşmamak için günde ortalama 8 saat uyumak ve uyku ve uyanıklık saatlerinde önemli değişiklikler yapmamak gerekiyor.

BİRAZ KUŞLAR AZICIK ALLAH





PEYNİRLİ EKMEK DİLİMLERİ


MALZEMELER :
* 300 gr. beyaz peynir,
* yarım demet maydanoz,
* istenildiği kadar margarin,
* 1 adet yumurta.

HAZIRLANIŞI : Ekmeklerinizi dilimleyin. Beyaz peyniri çatalla ezin, maydonozu güzelce kıyın, yumurta ve margarini ekleyin.İsteğinize göre domates rendesi ve biberde koyabilirsiniz. Fırını ısıtın. Altı hafif yağlanmış tepsiye ekmek dilimlerini dizin ve ekmeklerin üzeri kızarana kadar pişirin. Sıcakken servis yapın.
AFİYET OLSUN.

SEV KENDİNİ


Önce kendine günaydın de her sabah,
Ve gülümse kendine aynada.
Bir tatlı söz söyle kendine, tebessüm et.
Gözbebeklerine bak, gülümse kendine,
Ve umursa kendini teşekkür et.
Sevmekle başlar her şey, kendini sev.
Ve paylaştıkça çoğalır, sınırsız ver.
Dost ol kendine, dürüst ol.
Bir sevda sun kendine yalansız, beklentisiz
Ve dokun kendine hesapsız.
İlk kendine günaydın de uyanırken,
Ve ilk kendine gülümse aynalarda
Sonra göreceksin binlerce yüzde yansımanı.

TEŞEKKÜRLER


* Bana yalan söyleyen herkese teşekkür ederim.
   Bana gerçeklerin gücünü öğrettiniz.

* Bana inançsız bakanlara da teşekkür ediyorum.
   Sonsuz kudretimi size borçluyum.

* Beni, boş verenlere teşekkür ediyorum.
   Cesaret verdiğniz için.

* Beni terk edenlere teşekkür ediyorum.
   Yenilere yer açtığınız için.

* Bana ihanet edenlere teşekkür ediyorum.
   Dikkatli olmamı sağladığınız için.

* Kalbimi kıranlara çok teşekkür ediyorum.
   Acı çekerek olgunlaşmamı sağladğınız için.

24 Temmuz 2012 Salı

ESMA-ÜL HÜSNA

YA BASIYRU C.C.
Yarattıklarının her halini değerlendiren. Her şeyi gören.


YA AZİZU C.C.
Mutlak galip, eşi ve benzeri olmayan.


YA LATİYFU C.C.
Lütuf sahibi, kulların muhtaç olduğu şeyleri ihsan eden.

UNUTMAYALIM

* Kusuru kendisine söylenmeyen adam, ayıbını hüner zanneder.  (Sadi Şirazi)

* En iyi sevgi, insanın eski mutsuzluklarından kaçmak için değilde, yeni mutluluklara kavuşma umuduyla beslediği sevgidir.

* Parçalandıkça çoğalan, toplandıkça dağılan hayatlar vardır.

* Evren hareketi alkışlar düşünceyi değil.

* Yarın yapacağım düşüncesi, iradesizliğin bir diğer ifadesidir.

* Size kafanız hükmediyorsa kralsınız, vücudunuz hükmediyorsa köle.  (Cato)

* Bizi güçlü yapan, yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir.
Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza ettiklerimizdir.
Bizi bilgili yapan, okuduklarımız değil, kafamıza gönlümüze yerleştirdiklerimizdir.
Ve bizi sevimli yapan, başkalarına verdiğimiz öğütler değil, onları kendi üzerimizde tatbik etmemizdir.

İnsanın özgürlüğü, kendisine yapılanlara karşı takındığı tavırda gizlidir. (Sartre)

23 Temmuz 2012 Pazartesi

ESMA-ÜL HÜSNA

YA ALİYYÜ C.C.
Yüce; fevkalade yüksek. Noksan sıfatlardan, ihtiyaçtan münezzeh olan.


YA BEDIU C.C.
Bir benzeri olmayan şeyleri icat eden. Varlığında benzeri olmayan. Her şeyi numune ve misli yok iken yaratan.


YA REZZAKU C.C.
Bütün mahlukatın rızkını veren O'dur. Sonsuz manaları ile sürekli besleyen.

20 Temmuz 2012 Cuma

SOĞAN SALATASI

MALZEMELER

* 5 orta boy kuru soğan,
* 1 yemek kaşığı sumak,
* 1 çay kaşığı pul biber,
* 1 limon suyu (nar ekşisi de olabilir),
* 1/2 çay bardağı zeytinyağı,
* 1/2 demet kıyılmış maydanoz,
* tuz,

HAZIRLANIŞI

* Soğanların kabuklarını temizleyip halka halka doğrayın.
* Soğanları bir çay kaşığı tuzla ovduktan sonra süzgece alarak yıkayın. Suyunu sıkarak iyice süzün.
* Soğanları çukur bir kapta kırmızı biber, sumak, zeytinyağı, limon suyu, ile harmanlayın.
* Kıyılmış maydanoz ile süsleyin.

Izgaraların yanında harika bir lezzet.

LİMONATA

Malzemeler

* 9 su bardağı su,
* 10 yemek kaşığı tepeleme şeker,
* 2 adet limon

Hazırlanışı

* Limonlar rendelenir, dörde kesilip üzerine 4 yemek kaşığı şeker 4 su bardağı su ilave edilir.
* Bir saat buzdolabında bekletilir. Bir saat sonra el ile mıncıklanarak süzgeçten geçirilir.
* Kalan limon posalarını üzerine 6 yemek kaşığı şeker 5 su bardağı su eklenerek tekrar mıncıklanıp süzgeçten geçirilir.
* Cam bir sürahiye konarak buzdolabında soğutulur.

AFİYET OLSUN

NEITZSCHE


  • Bir düşmanla savaşarak yaşayan kişinin, düşmanını hayatta bırakmakta yarar vardır.
  • Açıklanmamış karanlık bir konu, apaçık bir konudan daha önemli sanılır.
  • Gür ırmaklar, kendileriyle birlikte birçok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler; güçlü ruhlarda bir çok aptal ve mankafayı.
  • Alev, başka şeyleri aydınlattığı kadar aydınlatmaz kendini. Bilge de böyledir.
  • Derin olduğunu bilen kimse kolay anlaşılır olmaya çalışır, kalabalıkta derin görünmekten hoşlanan kimse ise anlaşılmaz olmaya çalışır. Kalabalık dibini göremediği her şeyi derin sanır çünkü.

15 Temmuz 2012 Pazar

KOSGEB

Kosgeb ve girişimcilik hakkında....


http://www.tebkobitv.com/video/kosgeb-girisimcilere-ve-kobilere-neler-tavsiye-ediyor


http://www.tebkobitv.com/video/kosgeb-kadin-girisimciligi-icin-neler-yapiyor


http://www.tebkobitv.com/video/kosgebin-online-basvuru-projesi-nedir


http://www.tebkobitv.com/video/kosgebin-7-girisim-modeli-nedir


http://www.tebkobitv.com/video/kosgeb-inovasyona-nasil-bakiyor


http://www.tebkobitv.com/video/konfeksiyon-usulunden-terzi-usulune



KOSGEB

Girişimcilik eğitimini tamamlayıp sertifika alan kişilere , iş fikri oluşturanlara 30bin TL karşılıksız KOSGEB’ten hibe. Tek yapmanız gereken İşkur aracılığıyla girişimcilik kurslarına başvurmak ve sertifikanızı aldıktan sonra işinizi kurmanız.


http://www.kosgeb.gov.tr/Pages/UI/Default.aspx


http://www.kosgeb.gov.tr/Pages/UI/Destekler.aspx?ref=8


http://www.kosgeb.gov.tr/Pages/UI/Duyurular.aspx?ref=5


KÜÇÜK TURUNCU ŞİMDİ KİTABI


Çoğunluğumuzu anlatan bir kitap, okumamızda fayda var diye düşünüyorum. Bir kere değil, kendi yolumuzu kaybettikçe sık sık okumalıyız. 






Herkes bir şekilde yapması gereken şeyleri erteler. Ve herkes bu ertelemelerin bedelini öder. Ertelemek, belirli nedenleri olan ve aşabileceğimiz bir alışkanlıktır. Kendinizi eleştirmenin ve cezalandırmanın değişmenizi sağlamadığını bilin. Şimdi kendinize şefkatli olma zamanı. Eninde sonunda değişim gerçekleşecektir. 


Bu küçük turuncu kitapta hem neden ertelediğinizin farkına varacak hem de değişim yolunda atacağınız adımlar için destek alacaksınız. Şimdi harekete ğeçme zamanı! 
Şimdi sahip olduğunuz tek gerçek zaman!


(NİL GÜN, Küçük turuncu şimdi kitabı, Kuraldışı yayınları, arka kapak)




SİZİN MEMLEKET NERESİ?


Herkes bir şekilde yapması gereken şeyleri erteler. Ama az ama çok. Ve herkes bu ertelemelerinin bedelini öder. Ertelediğimiz her şey yaşamımızı ipotek altına alır.


Dört mahalleden ibaret küçük bir kasaba varmış. Bu kasabanın, biri hariç bütün mahallelerinde, yüzünde ya da bedeninde tuhaf izler olan insanlar yaşarmış. Hangi mahallenin sakini oldukları bu izlerden hemen anlaşılırmış.
Birinci mahallede EVETAMA'lar otururmuş. Evetama'lar her konuda ne yapması gerektiğini bildiklereni düşünürlermiş.
Yapma zamanı gelip çatınca da "Evet ama" diye başlarlarmış konuşmaya; ipe sapa gelmez açıklamalara, mazeretler üretmeye. Suçu başkalarına atmakta usta olan bu mahalle sakinlerinin boynu dik, burnu bükük olurmuş; burnu sola büküklerin ağzı sağa kıvrık, burnu sola bükülerin ağzı sağa kıvrıkmış.

İkinci mahallede YAPARIZ'lar yaşarmış. Bunlar gerçekten neyi, nasıl yapacaklarını bilirlermiş. İnce eleyip sık dokuyan tiplermiş, kendilerini yapacakları işe adım adım, uzun uzun hazırlarlarmış. Tam artık yapmaya hazır olduklarına kara verip harekete geçmeye niyet ettiklerinde de fırsatı kaçırdıklarının farkına varırlarmış. Yaparız'larmahallesinin bütün sakinlerinin dizleri, dövülmekten yara bere içindeymiş. Yaşamı erteleme kararların bile ertelerlermiş. 


Üçüncü mahallede yaşayan KEŞKE'lerin ise hayatı algılama güçleri mükemmelmiş. Neyin, nasıl, niçin yapılması gerektiğini daima en isabetli şekilde bilirlermiş; bilirlermiş bilmesine de, her şey olup bittikten sonra.
Keşke'lerin de hep başları kanar dururmuş, duvarlara vurmaktan.


Kasabanın en yeşil,  huzurlu bölgesinde, en aydınlık, ferah evlerin olduğu mahallede ise İYİKİYAPTIM'lar otururmuş. İyikiyaptım'lar ne istediğini bilen, öz disiplini olan; neyi, nasıl, ne zaman yapacağını planlayabilen ve planlarını da ertelemeden hayata geçiren insanlarmış.Onların bedeninde öyle hemen göze çarpan belirgin izler yokmuş. 
Onların kusuru beyinlerinde mazeret üretme merkezlerinin olmamasıymış. Yine de hangi mahalleden oldukları yüzlerindeki belli belirsiz, gülümsemeye benzer doyumlu ifadeden anlaşılırmış.


Keşke'ler, İyikiyaptım'ların mahallesinde yürüyüşe çıkar; o ferah ve aydınlık evlerin arasında gezinir, ağaç gölgelerinin altında neşeyle oynayan çocuklara hayranlıkla bakar, "AH KEŞKE" diye iç çekerlermiş.


Yaparız'lar da onlarla birlikte bu mahallede yürüyüşe çıkmak isterlermiş ama bir türlü fırsat bulamazlarmış; nedense hep bir aksilik çıkar, ertelemek zorunda kalırlarmış. 


Evetama'lara gelince; mahallenin güzelliğini görmek yerine,  ağaç gölgelerinin yeterince geniş olmadığından, güneşin daha erken saatte doğmadığından şikayet ederlermiş.


Peki, siz nerelisiniz? Hangi mahalledensiniz? Yoksa doğma büyüme YAŞAMERTELEYENLİ misiniz?

10 Temmuz 2012 Salı

SINAVLAR İPTAL EDİLEBİLİR

http://ush.re/undw

WEB TERİMLERİ

 Pop-up ad
Kullanıcıların web sayfaları arasında geçiş yaparken pencere üzerinde beliren, ayrı bir pencerede reklam gösterimlerinin yapıldığı çevrimiçi reklam terimidir. Birden fazla pop-up reklamın aynı sayfada kullanılması tercih edilen bir uygulama olmayıp, bu kullanım çoğu zaman kullanıcılar açısından olumsuz tepkilere neden olmaktadır.
Pop-under ad
Pop-up reklamın bir başka türü pop-under reklamdır. Online reklamcılıkta aktif web sayfası altında beliren reklam penceresine denilmektedir.
Search Engine Marketing/Pazarlama
Google ve Yahoo gibi arama motorlarının kendine özgü algoritmalarını göz önünde bulundurarak web sitelerinin arama motoru sıralamalarında yapılan iyileştirme çalışmaları ve arama motorlarını kullanılarak satış ve kar miktarlarının maksimize edilmesidir.
Linux
İlk olarak Linus Torvalds tarafından 1991 yılında duyurulan bir işletim sistemidir.
UNIX’in türevi olan bu işletim sistemi tamamen ücretsiz olup, modüler ve güçlü yapısı, özelleştirilmeye uygunluğu ve kaynak kodunun açık olması gibi özellikleriyle Linux’un gün geçtikçe kişisel alanda kullanımı artmaktadır. 
Daughter window
Online reklamcılıkta orijinal reklam alanından farklı bir pencerede açılan reklama daughter window denilmektedir.

9 Temmuz 2012 Pazartesi

YAVAŞ YAVAŞ ÖLÜRLER


Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.


Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.


Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.


Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar…


Pablo Neruda

SEN HANGİSİ OLMAK İSTERSİN

Sarayı süslese de, kendini bilmeyen altın ölü; dağlarda dolaşsa da çiçek arayan arı diridir. İnsan da, odağına göre ve odağı kadar yaşar. Kimi odaklandığı bir kaşık suda boğulur, kimi de kalbine doldurduğu bir avuç güzellikte mutludur.


M.Bozdağ

8 Temmuz 2012 Pazar

YAŞAMI ERTELEMEK şiirinden

Beni her ölüm etkiler
Tanımasam bile üzülürüm yitirilmiş ümitlere,
hiç gerçekleşmeyecek ideallere.
Yaşanmamış sevgilere üzülürüm
Bu yüzden korkarım yaşamı ertelemekten
Ne yapılması, ne söylenmesi gerekiyorsa söylemeli, yapmalı.


TAYFUN TALİPOĞLU

SEVGİLERDE şiirinden

Sevgileri yarınlara bıraktınız
çekingen, tutuk, saygılı
Bütün yakınlarınız sizi yanlış tanıdı
Bitmeyen işler yüzünden
(siz böyle olsun istemediniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular kalbinizde kaldı.


BEHÇET NECATİGİL

7 Temmuz 2012 Cumartesi

SİBEL'İM


SİBEL'İM



Saçlarımı her defasında bozan
Yağmura ne kadar isyan etsem de, o gün çok sevmiştim...
Çünkü deli sevdan ile coşan yüreğim, senin
ise yağmurdan kaçan bedenini gizlemişti aynı
şemsiyenin altına...